HDF GENEL KURULU'NU GERCEKLESTIRDI
HDF - Sosyaldemokrat Halk Dernekleri Federasyonu
26. Genel Kurulu'nu 25.11.2006 tarihinde Frankfurt'ta
genis bir delege katilimiyla gerceklestirdi.
HDF Genel Baskani Ahmet Iyidirli acis konusmasinda
"Turkiye'deki laik, demokratik duzenin gelecegi"
konusundaki kaygilarini dile getirerek Turkiye - Avrupa
Birligi konusunda da "Turkiye teslimiyetci bir
siyasi cizgiye duserken, Avrupa Birligi'ndeki Turkiye
karsitlari ve tutucu cevrelerde de Turkiye'nin bu
teslimetci tavrini acimasizca sömurme eylemine girismislerdir"
dedi.
Özellikle Almanya'da yukselen asiri sagci örgutlerin
ve yayginlasan irkci anlayislarin uzerinde durulan
HDF Genel Kurulu'nda cifte vatandaslik, guvenceli
oturma izinleri, otomatik vatandaslik kaybetmenin
engellenmesi, ayrimcilikla mucadele istemlerinden
hic bir ödun verilmeksizin "toplumsal yasamin
her alaninda esit haklar ve esit muamele" hedefine
yönelik calismalarin surdurulmesi gerektigi belirtildi.
Issizlik, fakirlik ve cocuklarimizin egitim alanindaki
sorunlarinin da ele alindigi HDF Genel Kurulu'nda
bu alanlardaki calismalarin artirilarak surdurulmesi
istendi.
HDF Genel Kurulu'nda yapilan secimlerde Ahmet Iyidirli
birinci tur oylamada yeniden HDF Genel Baskanligina
secildi. Genel Kurul'da Yildiz Akalin (Frankfurt a.M.)
ve Kahraman Er (Duisburg) Genel Baskan Yardimcisi,
Cihan Sendan (Munih) Genel Sekreter, Ismail Eren (Moers)
Genel Sayman görevine getirildiler. Diger Genel Yönetim
Kurulu uyeliklerine ise Cevdet Buyuk (Hamburg), Ufuk
Gergin (Frankfurt a.M.), Adem Gunduz (Berlin), Özer
Karakas (Stuttgart), Bektas Nayman (Koblenz) secildiler.
Genel Kurul sonunda oybirligi ile karara baglanan
HDF Genel Kurul Sonuc bildirgesinde su göruslere yer
verildi:
"Bizler, Avrupa'nin cesitli köselerindeki HDF
- Sosyaldemokrat Halk Dernekleri uyeleri olarak, Federasyonumuzun
25 Kasim 2006 gunu Frankfurt'ta yapilan olan Genel
Kurul toplantisi vesilesiyle vatanimizdaki siyasal
partilerin sorumlularina asagidaki göruslerimizi duyurmayi
görev bilmekteyiz:
1. Buyuk ugrasilar ve özverilerle kurulan Cumhuriyetimiz,
dis baskilarin ve ic tepkilerin etkisiyle, ulusal
egemenlik, ekonomik bagimsizlik ve lâiklik basta olmak
uzere cesitli acilardan temel niteliklerini yitirmek
ve hazin bir cökuntuye suruklenme tehlikesiyle karsi
karsiyadir.
2. Önumuzdeki aylarin gundemini olusturan cumhurbaskanligi
secimi ve genel secimler, bu suruklenisin istenmeyen
sonuclari acisindan buyuk önem tasiyor. Böyle bir
gidisi durdurmanin tek caresi, simdiki iktidar partisinin
bu gundeme iliskin hedeflerini gerceklestirmesine
siyasal yollardan engel olmaktir.
3. Bu careyi, herhalde son dört bucuk yilin politikalarini
olusturup uygulamis olanlar degil, bunlara karsi cikan
cumhuriyetci, halkci, sosyaldemokrat ve sol dusuncelerin
savunuculari bulacaktir. Ancak, ulkemizdeki siyasal
yelpazenin bu kanadinda yer alan partiler arasinda
yasanan daginiklik ve kopuklugun bu arayisi guclestirdigi
ve yakin gelecege dönuk umutlari zayiflattigi da yadsinamaz
bir gercektir. Oysa, gidisi durdurmanin etkili yolu,
simdiki yönetimin karsisina cumhuriyetci bir iktidar
iddiasiyla cikabilecek tek bir siyasal guc olusturmaktir.
4. Ne var ki, yururlukteki secim kurallari Italya'daki
"zeytin dali" formulune benzer ortak bir
siyasal guc olusturmaya olanak tanimiyor. Gecerli
ve etkili yol, örgut yapisinin yayginligi bakimindan
elverisli bir partinin kendi aday listelerini öbur
cumhuriyetci partilerin secim kazanma sansi yuksek
adaylarina acmasi ve böylece olusturulmus karma listelerle
secime gidilmesidir. Bunun elbette partiler arasinda
gerekli uzlasmayi ve dengeyi saglayacak bir görusme
asamasini, sonrasinda da bu karma listelerin basarisi
icin ortak bir kampanyanin örgutlenmesini ve iktidar
formulu uzerinde uzlasmayi gerektirecegi de aciktir.
Bizler bu önerimizin, uzak topraklarda vatanimiz ve
cumhuriyetimiz icin duydugumuz endisenin ifadesi sayilacagini
ve bu yolda gerekli cabanin gösterilecegini yureklerimizin
butun ictenligiyle ummaktayiz."
HDF GENEL YÖNETIM KURULU