|
ON IKI HIZMETDE
Üç Sünnet, Yedi Farz, Oniki Şart, On İslek
Üç sünnet yedi farz
Alevilerin kutsal kitaplarından "Buyruk"larda
yazıldığına göre Alevi yolunun temeli üç sünnet yedi
farza dayanır. Bu temel esaslara uymak zorunludur. Üç
sünnet yedi farz şunlardır:
Üç Sünnet
1. Dilini tevhid kelimesinden ayırmaya
2. Gönlünden düşmanlığı gidere, kimseye kin ve kibir
tutmaya, kıskançlık etmeye, hırsına uyup şeytana gönül
vermeye.
3. Sözü Hakkın kudreti ola, kimseyle kavga etmeye, kimseye
düşmanlık yapmaya
Yedi Farz
1. Çok sır saklaya
2. Talip binbir ise, bir otura ve bir dilden söyleye
3. Hakkın terazisine itaat ede, yaptığı bir günaha bin
özür ve niyaz eyleye, kimsenin gıybetini etmeye ve yalan
yere and içmeye, yalan söylemeye
4. Mürebbi hakkına itaat ede, emrine uya
5. Kuşak kuşana, halifeden el alıp, tövbe eyleye
6. Musahibini hakikatte Hak cemiyetine eriştire
7. Halife'den tac ve kisvet kabul eyleye. Özünü şeyhlere
ulaştıra Bu yol üzere olmayana sofu diye inanmayasanız.
Bir kişi bunca farzdan ve sünnetten düşse, ona derman
yoktur, sürgün olur, yüzü karadır.
Oniki Şart
1. Cömertlik
2. Mutluluk
3. İbret
4. Gayret
5. Sohbet
6. Mürüvvet
7. Şefkat
8. Şefkat
9. İkram
10. Tevella
11. Teberra
Oniki İşlek
1. Evvel kendi özünü hassas etmektir
2. Marifet tohumunu ekmektir
3. Şefkat beslemektir
4. Rıza eteğini tutmaktır
5. Hikmet sıfatını sem etmektir
6. Özünü hizmet hürmetin saklamaktır
7. Özünü mukarribiyle hudetmektir,
8. Özünü sabır ehline vermektir
9. Muhabbet kilesiyle ölçmektir
10. Takva değirmeninde özünü arındırmaktır
11. Su ile yuğurmaktır
12. İradet tennurunda pişmek ve ihlas sofrasına girmek
, özünü dervişlere ve fukaralara sarfetmektir.
Eline Diline Beline Hakim Olmak
Eline, diline, beline hakim olma kuralı Alevilerin yaşamları
boyunca uymaları zorunlu ahlak sisteminin adeta simgesidir.
Eline bağlı olmak, elinle koymadığını almamak, diline
bağlı olmak gözünle görmediğini söylememek ve beline
hakim olmak haram olan cinsel ilişkiye girmemektir.
Bu kural Alevi toplumunun çok güçlü ahlak sisteminin
özetidir ve Alevi Yolu Dedelerimizin deyimiyle "kıldan
ince, kılıçtan keskindir". Yolun bu kurallarına
uymayanlar düşkün sayılırlar. Düşkünler toplumdan soyutlanırlar,
işledikleri hatanın durumuna göre değişik şekillerde
cezalandırılırlar. Alevi toplumunda kadın-erkek yaşamın
her alanında eşittir. Çalışırken de, ibadet ederken
de kadın erkek birliktedir. Sünni geleneğin aksine tek
eşlilik esastır. Başlık parası gibi uygulamalar kabul
edilmez. Kadın olsun erkek olsun eşinden şikayetini
Dedeye iletebilir, suçlu bulunursa düşkün edilir. Alevilerde
sosyal yaşamın her alanında kadının da erkekle birlikte
ve eşit olarak yeralması bunu çekemeyenlerce çeşitli
iftiralara da konu olmuştur.
ON IKI HIZMETDE
Ayin ve Merasimler, CEM
Her toplumun önemli anma ve toplanma günleri bulunmaktadır.
Alevilerin de böyle kutsal ibadet ve bayram günleri
vardır. Cemler düzenli olarak yapılan ibadetlerdir.
Cemlerin yanısıra Sultan Nevruz, Muharrem Orucu, Hızır
Orucu, Hıdırellez, Kurban Bayramı, Abdal Musa Lokması
da Alevilerin önemli günlerindendir. Aleviler Ramazan
Orucunu tutmazlar. Şimdi sırasıyla bunlar üzerinde duralım:İlkbaharın
başlangıcı ve Hz. Ali'nin doğumu sayılan Nevruz (21
Mart) akşamı Sultan Nevruz olarak adlandırılır ve Cem
yapılır. Alevilerce Kerbela Olayı'nın anlamı büyüktür.
Yine kış aylarında Abdal Musa Lokması düzenlenirdi.
Abdal Musa Lokması için evler dolaşılarak lokmalar toplanır,
kurbanlar kesilir cem yapılır, ertesi gün pişen lokmalar
dağıtılırdı. Abdal Musa lokmasının topluma yararlı olacağına,
ürünlerin bereketli olacağına inanılırdı. Hz. Hüseyin'in
acımasızca şehid edilmesinin anısına yüzyıllardır Muharrem
ayında oruç tutulur. Muharremin birinci günü başlanan
oruç Oniki İmamlar aşkına oniki gün tutulur. Ondört
Masumlar için fazladan oruç tutanlar da vardır. Muharrem
Orucu sırasında Hz. Hüseyin'in susuz şehid olması anısına
su içilmez, kurban kesilmez, traş olunmazdı. Akşamları
Kerbela olayını anlatan kitaplar okunurdu.Şubat ayında
ise üç gün Hızır Orucu tutulurdu. Her yıl 6 Mayıs günü
Hızır İlyas günü kutlanır.Hızır karada, İlyas ise denizde
zor durumda kalanlara yardım ederler inancı vardır.
Bu nedenle Aleviler arasında "Yetiş Ya Hızır"
deyimi yerleşmiştir.Alevilerde kurban geleneği de yaygındır.
Cemlerde, Hızır orucunda, Abdal Musa törenlerinde ve
Kurban Bayramında kurbanlar kesilir. Ancak "yol
bir sürek binbir" sözünden de anlaşılacağı üzere
Anadolu'nun değişik bölgelerinde yaşayan Aleviler arasında
bu dinsel ibadetlerin uygulanmasında çok küçük farklılıklar
bulunmaktadır.
Cem
Aleviliğin temel ibadeti "Cem" dir. Alevi
Cemleri daha çok hasat döneminden sonra yapılır. Cemlerin
cuma akşamları yapılması gerekir. Cuma akşamı Alevilerce
perşembe akşamına verilen addır. Alevi Dedeleri talipleri
köylerde ziyaret ettiğinde Cem yapılacağı duyurulur.
Ceme katılacak olanlar yanlarında niyaz veya lokma adı
verilen yiyecekler getirirler. Cemler büyük evlerde
yapılır. Dede cem yapılacak yerin başköşesinde bulunan
posta oturur. Cemde Oniki hizmet vardır. Bu oniki hizmetin
sahipleri şunlardır:
1. Dede(Mürşid)
2. Rehber
3. Gözcü
4. Çerağcı(Delilci)
5. Zakir(Aşık)
6. Ferraş(Süpürgeci)
7. Sakka(İbriktar)
8. Kurbancı(Sofracı)
9. Pervane
10. Peyk(Davetçi)
11. İznikçi(Meydancı)
12. Bekçi
Cem töreni Oniki hizmetin yerine getirilmesinden oluşan
kutsal bir ibadettir. Cem içerisinde semah da edilir,
Pir Sultan'dan, Hatayi'den, Kul Himmet'ten deyişler
söylenir. Lokmalar dağıtılır. Kerbela Olayı anılır.
Cem'de musahipler görülür, düşkünler dara kaldırılır,
toplumun önünde haklı haksız belirlenir, suçlu olanların
gerekli cezaları verilir. Cemlerde verilen cezalara
uyulur, aksi halde toplum dışına itilmek kaçınılmazdır.Bu
belli günlerde yapılan ibadetlerin dışında Anadolu'nun
değişik merkezlerinde de her yılın belli günlerinde
törenler düzenlenmektedir. Bunların en bilinenleri şu
şekildedir: Hacı Bektaş Veli Törenleri, Abdal Musa Törenleri(Antalya),
Veli Baba Törenleri(Isparta), Hamza Baba Törenleri(İzmir),
Şücaettin Veli(Eskişehir) Törenleri, Pir Sultan Törenleri(Sivas),
Hıdır Abdal Törenleri (Erzincan). Bu törenlere Türkiye'den
ve yurtdışından yüzbinlerce insan katılmakta ve adeta
bir festival havası içerisinde kutlanmaktadırlar.
|
|